Birsel Vardarlı Demirmen: “Hepimiz ağlarken Aziz Yıldırım soyunma odasına girdi”

Fenerbahçe ve A Milli Kadın Basketbol Takımı’nın eski kaptanı Birsel Vardarlı Demirmen kariyerine dair önemli açıklamalarda bulundu.

WNBA’den teklif sonrası başkan Aziz Yıldırım ile olan görüşmesini anlatan Vardarlı, LeBron James itirafında bulundu. Fenerbahçe’ye vedasında dair bilinmeyenleri konuşan yıldız ismin Mahmut Uslu ile yaşadığı diyalog herkesi güldürdü. Öte yandan Birsel Euroleague ile ilgili iddialı konuştu.

‘RESİM YAPMAYA BAŞLADIM’

-Başarılı bir kariyer sonrası Birsel Vardarlı Demirmen şu an da neler yapıyor?

Şu anda daha çok kızımla zaman geçiriyorum. Kadın ve erkek basketbola gidebildiğim kadar salonda izliyorum, gidemediğimde evimden takip ediyorum. Spor yapmaya çalışıyorum tenis oynuyorum. Biraz resim yapmaya başladım (gülerek). Basketbolu bırakır bırakmaz başladığım bir aşçılık eğitimi vardı. Yarım kalmıştı pandemiden ve doğumdan dolayı.

‘BİRSEL OYUNA GİRİYORSUN, HAKEMİ AYARLADIM’

-Aileniz 9 yaşında basketbol kararını size bıraktı, kitapta anlatıyorsunuz orta okulda tribünde otururken bir anda kendinizi sahada buluyorsunuz.

Çok güzel duygular tabi. Basketbol heyecanı, beğenilmek. Ayrı bir hayat çizmişti okul dışında bana. İlk maçım çok enterasan oldu. Orta okuldaki ablalarımın maçına gitmiştim. Antrenörüm bana ‘Hadi gel, şimdi sen de giriyorsun. Hakemi ayarladım ben’ demişti. Tribündeyken bir anda kendimi sahada buldum. Unutulmayacak bir anı. Çok güzel bir çocukluk geçirdim. Basketbol beni çok mutlu etti. Hobi olarak yaparken iş daha ciddiye bindi. Hem basketbol hem okul zorladı tabi. Alt yapıda İzmir’de geçirdiğim zamanı hep güzel şekilde hatırlıyorum.

‘FENERBAHÇE’DEN TEKLİF GELİNCE KABUL ETTİM’

-Fenerbahçe’ye transferiniz nasıl gelişti, başka kulüplerden teklif var mıydı?

İzmir’den İstanbul’a Migrosspor kulübüne geldim. Benim 5 yıllık sözleşmem vardı. O zamanlar hem alt yapı hem A Takım’da oynayanlara sözleşme süresi öyleydi. O yaşlarda iyi süreler alıp kendimi çok iyi geliştirdim. İyi bir takımdık ve ligin hep ikinci veya üçüncü sıralarındaydık. Güzel bir aile ortamı vardı. Sözleşmem bitince ve kupa maçında Fenerbahçe’ye çok iyi oynayınca gelen teklifi kabul ettim. Fenerbahçe’nin 100. yılıydı ve hedef şampiyonluktu. Kulüp olarak ana branşların hepsinde 5’te 5 yapmıştık.

MAHMUT USLU İLE GÜLDÜREN DİYALOG

-Mahmut Uslu ile ilginç bir hikayeniz var..

Mahmut ağabey (Uslu) sanıyorum Dereağzı’nı ziyaret etmişti. Antrenmanda bana hoşgeldin demek istemişti. ‘Hoşgeldin Birsen’ (Gülerek) demişti. Ben de düzeltmiştim ‘Abi Birsen değil, Birsel’ diye. Bütün hayatım boyunca düzelttiğim bir şey o yüzden gülüp geçmiştik.

‘PONDEXTER’IN KALİTESİ TARTIŞILMAZ’

-Size iki ismi soracağım Pondexter ve Nevriye Yılmaz..

Cappie Pondexter benimle beraber transfer olmuştu Fenerbahçe’ye. Birinci sırada draft ile bize gelmişti. Gerçekten çok hırslı bir oyuncuydu. 20 yaşında Amerika’dan Türkiye’ye geliyorsunuz, kolay değil. Çok başarılı 2 sezon geçirdi ve tüm Fenerbahçelilerin sevgilisi oldu. Tutkulu, basketbolu çok iyi oynayan kalitelisi tartışılmaz olduğunu ilk senesinde kanıtladı.

‘NEVRİYE YILMAZ GELMİŞ GEÇMİŞ EN İYİSİ’

Nevriye de o şekilde. Ben geldiğimde zaten takımdaydı. Onunla da 6-7 yıl aynı formayı paylaştık. Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi uzun oyuncusu. Milli takımda bırakıncaya kadar hep birlikteydik. Ondan çok şey öğrendim. İyi ki takım arkadaşı olmuşuz Nevriye ile. Güzel anılar paylaştık, şampiyonluklar yaşadık beraber.

‘AZİZ YILDIRIM ATLANTA’DAN GELEN TEKLİFİ AÇIKLADI’

-Sözleşmeniz bitiyor ve WNBA’den teklif geliyor. Aziz Yıldırım odasına çağırıyor neler konuştunuz?

İki yerden teklif vardı. Biri Indiana diğeri Atlanta. Atlanta için ön ayak olacaklardı gitmem için. Çok uzun bir konuşma değildi. Aziz Yıldırım, ‘Böyle böyle bir teklif var, gider misin? İstersen gidebilirsin’ tarzı bir konuşma olmuştu. Sonunda hep birlikte gitmemeye karar verdik (gülerek).

‘KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜ OLAMAYAN BİR BAŞKAN’

-Aziz Yıldırım önemli bir figür aklınıza gelen ilginç bir anınız var mı?

Güzel şeyler var genelde. Tabi başkan olarak kaybetmeye tahammülü olmayan birisi. Hep kazanmak için kulübe elinden geleni yaptı şimdiye kadar. Çok fazla igi gösterirdi kadın basketbol şubesine. Devamlı maçlarımıza, antrenmanlarımıza gelirdi. Hep varlıklarını hissetirilerdi iyi anlamda.

‘AZİZ YILDIRIM HEPİMİZ AĞLARKEN TESELLİ ETTİ’

Rusya’da Ekaterinburg maçı ilk finalimizdi. O maçtan sonra soyunma odasına hepimiz ağlarken girip teselli etmişti.

‘BU SENE EUROLEGUE KUPASI GELİR’

-Euroleague’de sürekli final four’a kalan bir Fenerbahçe takımı var. Kupa gelmedi ama gelenek oluşturuldu..

Tam da söylediğiniz gibi. 2007’den beri Eurologue oynayarak başladım ve öyle bitirdim. Daha önce Final-Four yoktu Final-Eight vardı. Daha sonra dörde düşürüldü. Daha üst düzey bir organizasyon oldu. Benim dönemimde üst üste 6 defa Final-Four, 3 defa da final oynadık. Bu gelenek kadın basketbol adına çok önemli. Avrupa’da Fenerbahçe ilk akla gelenlerden. Son zamanlarda Rusya’nın da olmaması sebebiyle bu sene artık kupa gelir.

-Bu sene de yarı finalde Fenerbahçe önemli bir maç oynayacak, öngörünüz var mı?

Uzun zamandır çok emek veriliyor ve o kupaya sahip olamak istiyoruz kulüp olarak. Bu sene o senedir diye düşünüyorum. Kupa artık gelecektir. Böyle bir kupanın cumhuriyetimizin 100. yılında müzemize girmesi ayrıca mutlu edecek.

‘STEWART AĞIRLIĞINI GÖSTERDİ’

-Bu sezon Fenerbahçe’de en beğendiğiniz kadın basketbolcu?

Valla bizim takımda beğenmediğimiz pek oyuncu yok (Gülerek). Hepsi dünay yıldızı. Breanna Stewart geldi devre arasında. Çok önemli bir oyuncu. Final-Four’a kalmak için verdiğimiz mücadelelerde ağırlığını gösterdi. Emma Meesseman çok tecrübeli. Hem WNBA hem de milli takım düzeyinde Avrupalı olarak çok kaliteli. Geldiğinden beri büyük katkı veriyor. Olcay Çakır uzun süredir Fenerbahçe’de. Onu dışında Courtney Vandersloot geldi Şubat ayında. Çok maç yapmaması sebebiyle form yakaladığı söylenemez ama o da çok tecrübeli. Courtney de Final-Four’un önemini bilen oyunculardan. Beğenmediğim oyuncu yok.

– Buradan takıma ve taraftarlara mesajınız nedir?

Taraftara mesajım Prag’da kızları yalnız bırakmasınlar, desteklesinler.

‘POTANIN PERİLERİ ÇITAYI EN YUKARI KOYDU’

-2011 Avrupa Şampiyonası’nda ikinci oldunuz, o yıllarda sürekli zirveyi zorlayan Potanın perileri vardı..

O şampiyona bizim için çok önemli bir çıtaydı. Grup maçlarında çıkabiliyor muyuz, çıkamıyor muyuz derken finale kadar yürdük. Çeyrek finalde namağlup gelen Karadağ’ı eledik. Yarı finalde Fransa ile eşleştik. Onları ilk defa uzatmalarda yenerek finale çıktı. Finalde Ruslar’a kaybettik. Potanın Perileri’nin o dönem çıtayı en yükseğe koyduğu, ardı ardına başarıların geldiği olimpiyatlar, Avrupa üçüncülüğü, tekrar olimpiyatlar, dünya şampiyonasına katılıp dördüncü olduk. 2011 ile 2016 arası çok başarılı bir dönemdi.

‘LEBRON JAMES BİZİ İZLEMEYE GELDİ’

-Olimpiyatlara katıldınız, nasıl bir ortamdı, tribünde çok özel bir isim sizleri izlemişti..

LeBron James (Gülerek) Güzel bir heyecan gerçekten olimpiyatlar. Türkiye’den takım adı altında ilk defa biz katıldık olimpiyatlara. 2012 Londra’da Türk Kadın Basketbolu adına bir ilki başardık. Maçlar bildiğimiz takımlardı. Onun dışında Avustralya, Amerika gibi daha önce oynamadığımız dünya takımları vardı. Aklınıza gelebilecek tüm iyi sporcular oradaydı. Herkesin bir binası var. Herkes aynı yemekhaneye gidip sıraya giriyor. Sohbetler ediliyor. Fotoğraflar çekiliyor. Diğer maçları izlemeye şans kalmıyordu. Dediğiniz gibi LeBron James bizim maça gelmişti. Onun şansı varmış (Gülerek).

‘OLİMPİYATLARDA MADALYA ALABİLİRDİK’

Olimpiyatlarda çeyrek finalde Ruslar’a karşı iyi maç çıkarmıştık aslında. Maçın sonunda bazı hatalardan dolayı gitmişi. Belki yarı finale atabilsek kendimizi madalya alabilirdik.

‘OTOBÜSÜMÜZ ÇALINDI’

-Kariyerinizde 2 otobüs anısı var bir çalınma bir kaybolma. Kaybolma 2016 olimpiyatlarında yaşandı.

Migrosspor’dayken otobüsümüz çalınmıştı. Koskoca otobüs yok (Gülerek) Trejikomik bir hikaye maalesef. 2016 Rio, 2012 Lonra’ya göre organizasyon iyi değildi. Rio’da kaybolduk. Maça gidiyoruz ama bir türlü gidemiyoruz. Maça yetişemeyeceğiz bir stres bastı. Otobüsün içi çok heyecanlıydı. Nerdeyiz, nereye gidiyoruz? Nihayet başardık ama maça zar zor yetiştik.

FENERBAHÇE’YE VEDA

Yarı finalde Galatasaray’ı yendik. Finalde Mersin’i rahatlıkla geçip finalin MVP’si olarak veda ettim kariyerime. O gün sahada ben biliyordum bırakacağımı zaten. Herkes de anlıyordu biraz. Herkesle fotoğraf çektirmek istedim. Ananons yaptırdım sahada benimle fotoğraf çektirmek isteyen herkes çekilebilir diye. Baya da çekildik (Gülerek) Salondan en geç ben ayrıldım.

‘SALONDA FORMAMI GÖRDÜĞÜMDE GURURLANIYORUM’

-Başkan Ali Koç çok özel bir jübile yaptırdı. Obradovic, erkek kadın basketbolcular hepsi oradaydı..

Çok güzel bir organizasyondu. Bana zaten kulübüm bu senin organizasyonun. Kimi istersen çağırabilirsin denildi. Erkek basktbol takımıyla güzel bir işbirliği oldu. Kendi maçlarından çıkıp benim jubilemde eşlik ettiler. Datome, Sloukas, Melih Mahmutoğlu, Egehan Arna… Bir tane 5 seçildi. Salonun hepsi benim için gelmişti. Özel bir duyguydu. Derbi maçlarında salon bu kadar dolardı. Jubile maçında da dolumuştu. Başkanımız Ali Koç’un konuşması çok etkileyiciydi. Formamın asılması anı benim için çok önemliydi. Güzel bir veda oldu. Salonda formamı gördüğümde hala gururlanıyorum. İçeri girdiğimde mutluluk duyuyorum.

Lakabın?

Bayan son çeyrek. İsmail Şenol 2011’de maçı son bölümlerde adlığım sorumluluk nedeniyle bayan son çeyrek diye ismim kaldı.

Caferağa mı Metro Enerji Salonu mu?

İkisi de ayrı ayrı. İkisinin de tadı başka.

En çok zorlayan isim?

Öyle bir isim söyleyemem ama kısa oyuncular bana pres yaptığı zaman çok bunaltıcı oluyordu.

Unutamadığınız derbi maçı?

Bütün derbiler çok önemli. Taraftarın kazanmak için gösterdiği destek bambaşkaydı. Saha içinde motive etti. En son akıllarda kalan 2019’da yarı finalde kaybetme eşiğine geldiğimiz Galatasaray derbisi. Git gelli heyecanlı bir maçtı.

LeBron mu Jordan mı?

Jordan’ın yeri tutulmaz bence.

İdolün?

Çocukken Petar Naumoski’ydi. Oynayışım benzetiliyordu, Bayan Naumoski deniliyordu. Lakap kısmında onu söylemeyi unuttum. 96 yılında benim yaşımda tüm çocuklar ondan etkilenmiştir.

Kırılma anı?

Kırılma anı 2011 Avrupa Basketbol Şampiyonası olabilir. Benim de top seviyeye çıktığım bir yıldı. Ondan sonra Fenerbahçe’de kaptan oldum.

İstanbul’da gezmeyi en çok sevdiğiniz yer?

En çok diye bir yer yok ama Bağdat Caddesi olabilir.

Dizi?

Çok var, çok izliyoruz (gülerek) Türk dizisi izlemiyorum yabancı izliyorum. Breaking Bad diyim eskilerden.

En iyi beş?

Kendimi de içinde sayıyorum. Nevriye Yılmaz tabiki. Diana Taurasi, Penny Taylor ve Ivana Matovic.

En iyi anlaştığınız antrenör?

Son dönemimde Valerie Garnier ile iyi anlaştım. George Dikeoulakos uyumluyduk.